بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

Müteşabih ayetlerin anlamları nelerdir?

Selamün aleyküm,
Hamd alemleri yaratan ve düzenleyen Allah'a, selam sevgili peygamberimiz Muhammed Mustafa'nın, ailesinin, ashabının ve tüm Müslümanların üzerine olsun.

Sevgili kardeşlerim, son günlerde özellikle Kuran'da geçen Elif, Lam, Mim gibi sadece harflerden oluşan ayetlerin anlamları hakkında bir çok kişinin lüzumlu lüzumsuz konuştuğuna şahit olmuşsunuzdur. Bu konuşmalara gündelik çevremde de şahit olunca artık bu hususta kısa bir yazı yazma ihtiyacını iyiden iyiye hissettim.

elif, lam, mim


Burada ki temel nokta şu ki özellikle son zamanlarda insanlar yorum yapmayı ve yaptıkları bu yorumları doğru kabul etme eğilimine girmiş durumda. Yaşamlarında yaptıkları yorumlar elbette bizi ilgilendirmiyor. Ancak kendi yaşamları için yaptıklarına benzer yorumları din ve Kuran adına da yapılması sadece beni değil, Müslümanların tümünü ilgilendiriyor.

Kuran'ı kendi akılları ile yorumlamaya çalışanların takıldıkları en büyük nokta müteşabih denilen anlamları gizlenmiş olan ayetlerdir. Bu ayetler bir çok surenin başında veya ortasında geçmekte ve Kuran'ı kendi kafasına göre yorumlayanları adeta avlamaktadır. Bu ayetler için tarih boyunca insanlar pek çok anlamlar çıkarmıştır. Günümüzde de çıkarmakta ve gelecekte de çıkaracaktır.

Özellikle bazı ilahiyatçılarımızın bu tuzağa sık sık düştüğüne şahit olmak ise son derece üzücüdür. Günümüz ilahiyatçıları bu ayetlere genellikle "Allah toplum içerisinde dikkat çekmek için böyle ayetler indirmiş, bunların bir manası yoktur!" diyerek bilerek veya bilmeyerek haşa "Allah saçmalamıştır!" demiş oluyorlar.

Kimi ise bu ayetlere Arap alfabesine sayısal değerler vererek (ebced) ile anlamlandırmaya çalışmaktadır. Bu da İslami olmadığı gibi, bu yöntem ile elde edilen sonuçlar genellikle hüsrandan başka bir şey değildir.

Bu ayetlerin anlamını anlamak için veya bunların amacını öğrenmek için sağlam hadislere de gerek yoktur. Zira Allah, yine Kuran içerisinde bu mesele hakkında bir ayet buyurmuş ve bu ayetleri açıklamıştır.

Al-i İmran Suresinin 7. ayetinde şöyle buyurulmaktadır;

هُوَ الَّذِيَ أَنزَلَ عَلَيْكَ الْكِتَابَ مِنْهُ آيَاتٌ مُّحْكَمَاتٌ هُنَّ أُمُّ الْكِتَابِ وَأُخَرُ مُتَشَابِهَاتٌ فَأَمَّا الَّذِينَ في قُلُوبِهِمْ زَيْغٌ فَيَتَّبِعُونَ مَا تَشَابَهَ مِنْهُ ابْتِغَاء الْفِتْنَةِ وَابْتِغَاء تَأْوِيلِهِ وَمَا يَعْلَمُ تَأْوِيلَهُ إِلاَّ اللّهُ وَالرَّاسِخُونَ فِي الْعِلْمِ يَقُولُونَ آمَنَّا بِهِ كُلٌّ مِّنْ عِندِ رَبِّنَا وَمَا يَذَّكَّرُ إِلاَّ أُوْلُواْ الألْبَابِ

Bu ayetin meali ise şu şekildedir;
O, sana Kitab’ı indirendir. Onun (Kur’an’ın) bazı âyetleri muhkemdir, onlar kitabın anasıdır. Diğerleri de müteşabihtir. Kalplerinde bir eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onun olmadık yorumlarını yapmak için müteşabih âyetlerinin ardına düşerler. Oysa onun gerçek manasını ancak Allah bilir. İlimde derinleşmiş olanlar, “Ona inandık, hepsi Rabbimiz katındandır” derler. (Bu inceliği) ancak akıl sahipleri düşünüp anlar.

Yazıma burada son verirken, hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyor, Allah'a emanet ediyorum.

0 yorum:

Yorum Gönder

Copyright © asakirullah.com - Hakkımızda - İletişim | Powered by Blogger

Tüm hakları saklıdır!